Merve YİĞİTCAN
Hurda kağıt ithalatının iç piyasada fiyatlamayı bozduğuna dair yapılan eleştirilere kağıt üreticilerinden cevap geldi. Kağıt üreticileri, ithal hurda kağıdın yerli emsallerinin fiyatını düşürdüğü eleştirilerine tepki göstererek, yerliye de ithali kadar bedel ödediklerini, ancak bazı hurda kağıtçıların yerlinin fiyatını daha da yukarı çekmek adına hurda kağıt ithalatı üzerinden olumsuz algı yaratmaya çalıştıklarını ileri sürüyor. Konuyla ilgili DÜNYA’ya değerlendirmelerde bulunan TOBB Kağıt ve Kağıt Ürünleri Sanayi Meclis Başkanı Erdal Sükan, hurda kağıt ithalatı tartışmalarına kağıt üreticileri cephesinden yanıt verdi.
Türkiye’de mevcut yatırımlarla şu anda 6.1 milyon tonluk kağıt üretimi kapasitesi bulunduğunu kaydeden Sükan, bunun 1.1 milyon tonunu selülozdan üretim, 5 milyon tonunu da hurda kağıttan üretim kapasitesi oluşturduğunu aktardı. Mevcut yatırımlarla şu anda hurda kağıttan 4 milyon ton kağıt üretimi gerçekleştiğini belirten Sükan, sektörün 3,8 milyon ton yerli hurda kağıt, 1,2 milyon ton da ithal hurda kağıt kullandığını bildirdi.
1 milyon tonluk kapasite kullanılamıyor
Türkiye’de yüzde 70’ler seviyesinde hurda kağıt toplandığını, bunun da gelişmiş ülkeler seviyesine yakın bir oran olduğunu hatırlatan Sükan, Türkiye’de toplanan hurda kağıdın tamamının da zaten sektör tarafından alındığını, ancak kapasiteyi kullanabilmek adına ithalat yapıldığını, yine de 1 milyon tonluk üretim kapasitesinin kullanılamadığını kaydetti. Planlanan yatırımların da devreye girmesiyle hurda kağıt ihtiyacının daha da artacağını vurgulayan Sükan, mevcut sistemde kağıt fabrikalarının kapasitelerinin yüzde 50’si oranında hurda kağıt ithal edebilme imkanı olduğunu, ancak bu oranlarda ithalatın yapılmadığının da altını çizdi. Sükan bu arada hurda kağıt ihracatının da tamamen serbest olduğunu vurguladı.
Yerli ile ithal hurdanın fiyatı aynı
TÜİK verilerine göre, 2022’in ilk 3 ayında 400 bin ton hurda kağıt ithal edilirken, bu ithalatın bedeli 98 milyon dolar oldu. Aynı dönemde gazete kağıdı olarak ithal edilen hurda kağıt miktarı ise 18 bin ton, bu ithalatın bedeli de 5 milyon dolar olarak hesaplandı.
Matbaa sektörünün yüzde 10’lar civarındaki hurda kağıdı için, ‘İthalat nedeniyle ucuza satılıyor, matbaacılar zarar ediyor’ iddialarını da reddeden Sükan, “Biz Avrupalı satıcıdan alıyoruz, üzerine navlun ödüyoruz, getiriyoruz. O hurdaya verdiğimiz bedelle, yerli hurdaya verdiğimiz bedel aynı. Yerli hurdanın daha pahalı olmasını beklemek yanlış. Biz Türkiye’de normal şartlarda toplanan hurda kağıdı zaten satın alıyoruz. Ama bu sektöre yetmiyor. 1 milyon kapasiteli firmalar devreye girdi geçen sene. 1,2 milyon hurda kağıt ithal ettik ki yaklaşık yüzde 85 kapasite kullanımı olsun diye” ifadelerini kullandı.
Açık artırmayla satılıyor
Türkiye’de arzı kısıp fiyatları artırmak isteyen bir kesim olduğunu savunan Sükan, şöyle devam etti: “Matbaa sektörü en fazla yüzde 10 fire ile çalışıyor. İşin acısı, bu yüksek fiyatlarla çıkan mamul fiyata muhatap olan matbaa sektörü diyor ki, ‘Benim hurda kağıdım var, ithalat olmasın onu daha pahalıya satayım. Eğer bu hurdanın fiyatı yükselirse, matbaa sektörünün kullandığı mamulün de fiyatı yükselecek. Oysa biz ithal hurdaya verdiğimiz fiyatı, yerli hurdaya da veriyoruz ama tatmin etmiyor. 1-2 senede fiyatlar o kadar yükseldi ki hurda kağıdın tonu 1000 lira iken, 3 bin liralara çıktı. Bir de yerli hurdanın arzı az olduğu için içeride rekabet de var, açık artırmayla satılıyor.”
Belediyeler toplama işinde yaptırım gücünü kullanmalı
Hurda kağıt toplama mekanizmasındaki sorunlara işaret eden Erdal Sükan, toplanan kağıdın miktarı, kalitesi ve toplama maliyetinin önemine dikkat çekti. Sükan, “Biz şu anda Avrupa ortalamalarında ambalaj kağıdını geri topluyoruz, yani yüzde 70 oranında…. Ancak bizim toplama sistemimizden kaynaklanan maliyet yüksekliği var. Sokak toplayıcıları var, aracılar var. Kayıt dışı bu işi yapanlar var. Toplarken bu işin lojistiğine çok para veriyoruz. Oysa bu noktada belediyenin yaptırım gücünü kullanarak hurda kağıdın konutlarda yani kaynağında ayrı toplatılması ve ayrı toplatılan kağıdın alınıp tasnif edilerek hurdanın katma değerini yükselten ayrışmaların sağlanması, balyalayarak açık artırma ile sektöre sunulması ile hem hurdanın kalitesi artmış hem de maliyeti kontrol altına alınmış olur. Böylece belediyelerin etkin olduğu bir mekanizma ile sistem daha sağlıklı yürür.” Kağıt sektörünün en kritik sektörlerden biri olduğunu vurgulayan Sükan, “Bizim sektörün önemi bütün sektörlere hizmet eden bir sektör olması. Ve ihracatın da kağıt bazlı ambalajla yapılıyor olması nedeniyle dolaylı ihracatımız çok fazla. Sektörün doğrudan dış ticaret verilerine bakıldığında ise yılın ilk 3 ayında 800 bin ton kağıt karton ithal ederken, 350 bin tonluk ihracat gerçekleştirmişiz” ifadelerini kullandı.